Miyomlar, rahimin kas tabakası veya bağ dokusundan kaynaklanan iyi huylu tümörlerdir. Kadınlarda ilerleyen yaşla birlikte miyomların sıklığı artar. Kırk yaşın üzerindeki kadınların en az üçte ikisi miyomlarla karşılaşabilir. Ayrıca, aile geçmişi, fazla kilolu olmak ve siyah ırka mensup olmak miyom riskini artırabilir.
Miyomlar genellikle sessiz seyreder ve herhangi bir belirtiye yol açmaz. Ancak bazı durumlarda kanama (uzun süreli adet kanamaları veya ara kanamalar), ağrı, baskı hissi ve kısırlık gibi sorunlara neden olabilirler.
Miyomların tanısı genellikle jinekolojik muayene ile konur. Rahim, normalden daha büyük ve sert hissedilebilir. Ayrıca, miyomların büyüklüğü, konumu ve çevresel organlarla ilişkisi ultrasonografi ile kolayca belirlenebilir.
Miyomlar tanı konulduğunda, eğer belirti vermiyorsa takip edilebilirler. Altı ayda bir yapılan muayenelerle miyomların büyüyüp büyümediği kontrol edilir. Büyümeyen ve belirti vermeyen miyomların genellikle çıkarılmasına gerek yoktur.
Miyomlar, genellikle menopozla birlikte küçülme eğilimi gösterirler. Ancak, kalıcı bir tedavi gerekiyorsa, cerrahi müdahale gerekli olabilir.
Hamilelik isteyen kadınlarda, sadece miyomlar alınırken rahim korunur. Ancak, kırk yaşın üzerinde ve hamilelik istemeyen kadınlarda rahmin alınması da bir seçenek olabilir. Cerrahi müdahale yapılması gereken durumlarda, ameliyat kapalı (laparoskopik) veya açık yöntemle gerçekleştirilir.